28 Nisan 2010 Çarşamba

ateş-film-saç-güneş

takvimlere göre nisan bitiyor cumartesi günü mayıs
hava mı ben bugün hala çizme giyebildiysem ve montum hala üzerimdeyse arabada bile bence şubat ya da mart
bir gün sıcaktan bunalırken ertesi gün montumu arıyorsam hastalıklarda beraberinde geliyor
eve saat yedi gibi gittikten sonra bütün bir geceyi dizimde uyuyarak geçirince bizim kızın ışık istemeyince gözleri, televizyon ışığı ile geçirdik bütün geceyi
apar topar filmler bulundu, elimizde ateş ölçer, bardağımızda ıhlamur-tarçın-zencefil ve birazda limon...
bütün bir gece ateş ölçtük, film izledik...

vavien
her gün kullandığım bir şeyin adını bile bilmiyormuşum, öğrendim...
film güzeldi, beğendim.
taylan biraderler filmlerini beğeniyorum zaten, bursalı iki kardeş biri doktor biri mühendis, bence çok başarılılar...

ikincisi ejder kapanı

ben hastayım bu adama taaa Selamsız Bandosu'ndan beri, kaç defa izlemişimdir Muhsin Bey, Selamsız Bandosu, Arabesk, Alacakaranlık, Eşkıya....o yüzden tarafsız bir yorum yapamayacağım, sahneler güzel, geçişler güzel, oyunculuk güzel...

saçlarımı kestirmek istiyorum bi de bu aralar yine - yeni - yeniden...
seviyorum uzun saçı aslında ama kısa saçı daha çok seviyorum ya da kendime daha çok yakıştırıyorum, ya da saçlarım istediğim gibi uzamadığı için ve istediğim kıvama gelmedikleri için genelde kısa saçı tercih ediyorum...
değişik bişeyler olsun istiyorum, bakınıyorum etrafa, ama hep uzun saç görüyorum..
bu aralar hiç yok kısa saçlı hatun, acaba kestirmek yerine kaynak - boncuk - çıtçıt bişeyler mi yaptırsam diyorum..

ne istediğimi ben de bilmiyorum...
hııı evet evet biliyorum birazcık güneş...