23 Haziran 2010 Çarşamba

yağmur altında teo



seviyorum adamın tarzını, rahatlığını en çok da şarkılarını...
akşam üzeri öyle bir yağmur yağdı ki dedik konser kesin iptal, aradık sorduk konser var dediler..
hava da açmış gibi görünüyordu, hazırlandık haziran ayındayız diye yağan yağmura inat elbiselerimizi sandaletlerimizi giydik konsere gittik, ama her ihtimale şarkı şemsiyelerimizi almayı unutmadık..
açık hava tiyatrosuna girdik, koltuklarımızı bulduk, koltuklar ıslak diye üzerlerine minder koymuşlar onlarda biraz nemli gibi geldi, gittik mendiller bulduk, minderlerin üzerine yaydık, oturduk...
kafamı kaldırdım yağmur başlıyor galiba dedim :))
ve başladı...
1 saat yağdı ...
şemsiyeler dans ederken işe yaramadı, gittik pembe yağmurluklar bulduk kendimize :))
hiç abartısız ıslanmayan tek bir noktamız kalmadan teomanı dinledik...
algıda seçicilik, ne kadar çok yağmur ve ıslak ile ilgili şarkısı varmış onu farkettim :))
repertuarını meteorolojiden aldığı haberlere göre mi belirlemişti bilmiyorum ama
"bir yaz günü bir yaz günü
hiç bu kadar üşüdün mü?
rüzgar gülü rüzgar gülü
hiç ölümü düşündün mü?
diyerek başladı konsere, bir yaz günü bu kadar üşüdüğümü hiç hatırlamıyorum. ayaklarım dondu resmen, eve geldim sıcak bir çikolata yaptım kendime ve haziran ayında battaniyeye sarılı vaziyette sıcak çikolatayla ısınmaya çalışarak bitirdim geceyi...
teoman ise
"yağmur yağmur çoook uzaklardan çağırıyor, gelirsen severim diyor"
diyerek bitirdi geceyi...